REİKİ'NİN DİNLE OLAN BAĞLANTISI
Related discussions
Replies
elfida
paylaşımınızın için teşekkürler. çok aydınlatıcı. tüm yollar, uzun ya da kısa, dolaylı ya da dolaysız; hepsi insanın ne olduğunu anlaması için. ve...paylaşımınızın için teşekkürler. çok aydınlatıcı. tüm yollar, uzun ya da kısa, dolaylı ya da dolaysız; hepsi insanın ne olduğunu anlaması için. ve hepsi aynı noktada birleşiyor.
Show more
14 years ago


Reiki’nin dinle bağlantısı yok, bir enerji demiştik. Ama aslında Reiki'nin dinle olan bir bağlantısı vardır. Ve bu bağlantı pek bahsedilmez çünkü Reiki'nin ileri ki zamanlarını ilgilendirir. Her dinden insanın hatta hiçbir dine kendini ait hissetmeyenlerin de kullanabileceği bir enerjidir. Belli bir seviyeye kadar herkeste Reiki işleyecek ve ilerleyecektir. Çünkü Allah’ın her kuluna dini ne olursa olsun, nasibini ve bereketini vermesi gibi bu enerjileri de kullanma olanağı vermesi söz konusudur. Bu enerjilerin kullanımı kişiyi bir arındırma sürecine de soktuğu için kişi hayatıyla ilgili daha yüksek farkındalıkta kararlar alabilmektedir. Bu işleyişin mükemmelliğini ve işe yararlılığını görmesi de kişiyi inançlı olmaya davet etmektedir. Ama bunlar dışında benim ve çevremdekilerin gözlemlerine göre bir noktada Reiki tıkanmaktadır. Bir aşamaya kadar herkes gelebilmekte ama bundan daha ilerisine herkes gidememektedir. Tabiri caizse ondan sonrası belki de izin verilmemektedir. Bunun nedeni ise kişide olan Allah inancı ve teslimiyetidir. Allah inancı ve teslimiyeti güçlü olan insanlarda Reiki daha uç noktalara yükselebilmekte, kişi de daha ilerisine gidebilmektedir. Bu inançtan yoksun olanlar ise Reiki de bazı aşamalara kadar gelmekte, ondan sonra da bazı noktalarda tıkanmaktadır. Bu açıdan bakıldığında Reiki'ye kim dine ters diyebilir? Reiki’ye kim batıl diyebilir? Bu ithamlar yanılgı veya daha önceden değindiğim gibi “Başka dinlere ederler.” korkusu taşımaktadır.
Öbür taraftan her Reiki seansından sonra şükretme bölümü vardır. Bu enerjiye kanal olabilme şansını verdiği ve bizi vesile kıldığı için Yaratıcı’ya şükredilir. Şükretme bölümü de her Reiki uygulayan kişinin, Reiki seansı bittikten sonra mutlaka yaptığı bir duadır. Başlangıcında ise “Bütünün hayrına.” diyerek seansa başlanır. Haliyle Reiki de şükür ve hayır bölümleri çok önemli bir yere sahiptir. Bu da dinle zıtlık oluşturan, nefsi körükleyen bir sistem olmadığının göstergesidir. Tam tersine Allah’tan bu enerjinin en yüksek hayır için akmasını dilemek anlamına gelmektedir. Manevi konularla ilgilenenler niyetin gücünü bilir. Niyet etmek, birçok kapıları açmak demektir. İçten gelen bir söylemle hayrı niyet ederek başlanılan işler, hayrıyla devam edecek, hayırlı değilse devam etmeyecektir. Çünkü bu söylemde bir teslimiyet vardır.
Bunlar dışında zaten tüm yolların O’na çıktığı aşikardır. O, her şeyin tek kaynağıdır. Ve O’na ulaşmak isteyen kişi hangi yolda olursa olsun O’na ulaşacak yolları bulacaktır. Tasavvuf’u incelediğimizde birlik bilincini en iyi orada görürüz. O’nun yegane gerçek olduğunu, her şeyin onun yansıması olduğunu ve aslında O’nun yansımasını her yerde görebileceğimizi fark ederiz. Doğa da, şehirde de, şerde de, hayırda da, meyhanede de, camide de… O her yerde ve tüm varoluşun üstündedir. Bu enerjilerde aslında temelde kişiyi arındıran, yüklerinden kurtaran, ruhsal, duygusal, fiziksel şifalandırma yaparak kişinin yükselişini kolaylaştıran ve O’na bir adım daha atmasını sağlayan öğretilerdir. Aslında kendini bulma yoluna girmeyi kolaylaştıran ve bu süreci hızlandıran bir sistemdir. Kişi arınmadan, nefsinin tam olarak farkına varmadan ve aslında beden, zeka ve duygusal olarak dengesini sağlayamadan pek ilerleme kaydedemez. Bu enerjilerde tampon görevi görmektedir. Ve baktığımızda hepsinin özünde bir olduğunu görürüz. Tüm öğretilerin farklı yollar olduğu ama her yolun isteyen, dileyen için uzun yada kısa olarak O’na ulaştığını görürüz. Zaten tasavvufta bize bunu söylemektedir. Yunus Emre’nin dediği gibi;
Dört kitabın mânâsın okudum hâsıl ettim
Aşka gelince gördüm, bir uzun hece imiş”
Dinde ki bu olgular da bizim nefsimizi eğitmek, öncelikle arınmamızı sağlamak içindir. İslamiyet’in çok derin hatta belki de tüm öğretileri içinde barındırabilecek ve bunları yansıtabilecek kadar derin ve istikrarlı olduğunu görüyoruz. Ama şu anda lanse edilen yüzeysel kısmı ile bu aktarılamamaktadır. Diğer öğretiler, yollar ya da dinlerle bağlantılı olmayan enerjiler ve enerjisel uygulamalar kötüleneceğine, eski tarihlerde bolca yapıldığı gibi yine halk korkutulacağına, dinin güzellikleri ve manevi tarafı, tasavvuf ve insani kamillerin dizeleri yaygınlaştırılsa toplum açısından daha yararlı olacaktır.
Zaten kişi Reiki'yi aldığı vakit bir arınma sürecine girecek, bunu dini inançları, içsel arınmaları ve nefis terbiyesiyle birleştirerek hızla O’na doğru yolculuğa çıkacak yani tekamülünü hızlandıracaktır. Kendi kendimize ayrımlar oluşturup, katı bir tutumla bu yola girdiğimizde bizi zorlu sınamalar bekleyecektir. Ayrımların ayrımları doğuracağı da kesindir. Sistemin ismi ne olursa olsun önemli olan özünü keşfedebilmek, özünü bulmaktır. Dinlerin ve tüm kişisel gelişim öğretilerinin bize anlatmak istediği ortak noktada budur. Önyargıları kırıp, yükseliş için tabuları yıkma zamanıdır.
2005-2009 © http://indigodergisi.com